İnsan vav şeklinde
doğar, doğrulunca kendini elif sanır.
İnsan hayatı boyunca hep iki büklüm yaşar, oysa en doğru
olduğu gün ölür.
Allah’a kulluğun manası vav’dadır, elif uluhiyetin ve
ehadiyetin simgesidir.
O yüzden Lafz-ı ilahi elifle başlar. Elif kainatın anahtarı
ise vav kainatın kendisidir.
Rabbimiz bizim her zaman vav gibi mütevazı olmamızı
ister.
Vav Harfi, Allah’ın Vahid ismini ve birliğini simgeler.
Vav harfi, Ebced hesabında 6 rakamına denktir, imanın 6
şartını temsil ettiği söylenir.
Harfi med olduğu gibi, kasem harfidir. Aynı zamanda, iki
cümleyi veya özneyi bağlayan bağlaçtır.
Ulu Cami’nin her duvarında Vav harfi yazılıdır. Halk
arasında bir inanışa göre Hızır Aleyhisselam’ın bu vav harfinin önünde namaz
kıldığı rivayet edilir.
Vav
harfi, Tezhib sanatı ile süslenmiş ve ucuna Lale motifi işlenmiştir. Lale
süsleme sanatında Allah’ı c.c. simgeler.
Vav
harfi, Vahidiyet, Vahdaniyeti ihtiva etmesi yönüyle de Allah’ın birliğini
anlatır.
Vav
harfi ile başlayan kelimelere dikkat edildiğinde hepsi sorumluluk gerektiren
işlerdir.
Bu
meslekler ve işler; "Vali, Vezir, Veli, Vekil, Varis, Vasi, Valide, Vaad
etmek vb."
Bursa
Ulu Camii' de yer alan ve duvarda asılı olan yedi vav hattının sırrı şu şekilde
anlatılır. Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v) şu şekilde buyurmuştur.
“Yedi vavdan sakınınız, ihtiyaç olmadığı halde vavların işaret ettiği
mesleklere yönelmeyiniz.”
Bursa
Ulu Camii'nin batı cephesinde günümüzde hanımların namaz kıldığı yerin batı
duvarında çok değişik bir şekilde işlenmiş büyük celi sülüt dört tane Vav harfi
dikkat çekmektedir.
İttaku’l
– vâvat. Bu önemli bir nasihattir. Allah Resülü bizleri sorumluluğu
olan şeylerden sakınma noktasında uyarıyor ve “Vavlardan sakının, çekinin”
diyor. Örneğin, Vali olmak, veli olmak, varis olmak, vekil olmak, vezir
olmak, vakıf malını değerlendirmek, vallahu yemininde bulunmak vazifeleri
yerine getirirken hassas olmamız ölçülü davranmamızı tavsiye edilmektedir.
Hz.
Musa dal olmuştur ama Firavun gözünü Elifliğe dikmiştir. Hz. İbrahim
ateşte vav olmuştur, Nemrut ise bizzat ateşe odun olmuştur.
Hz. Yunus,
vav olmuş ve balığın karnında ancak kurtulabilmiştir. İnsan iki büklüm
olunca rahat eder anne karnında. Yatarken bile iki büklüm oluruz.
Vav'ın
elifle münasebeti ne kadar iyiyse ne kadar uyumluysa, kainatın dengesi de o
kadar düzgün ve iyi olur.
Kim
kimi önce hatırlarsa evvel o ona koşar.
Kainatta
tüm cisimler boşlukta dönerken insan boşlukta kalmamış, Yaradan Rabbi insanı
imanla doldurmuştur.
Evvelde
elifti kainat, bir ilahi nefesle ahirde
vav olur.
Manayı
bilmeyenler hiçbir zaman vav diyemez her zaman vay der. Buna anlamca vaveyla
denir.
Yani
vav olamadıkları için feryat edenlerin haline vaveyla denir.
Elif
bir ağaç ise insan onun dalıdır. Azrail budadıkça nefesleri daha gür çıkar
insanların sesleri.
Her
insan dal olur ve o ağaçtan eliften beslenir.
İnsan
en sonunda Vav olur ve o ağacın gölgesine sığınır.
Ve
insana seslenir elif, hem dal ol, hem vav ol der.
“Mümin erkekler ve mümin kadınlar birbirlerinin velileridir. İyiliği emrederler; kötülüğe engel olurlar. Namaz kılarlar, zekat verirler.”
Resulüne
itaat ederler. İşte Allah bu insanlara rahmet edecektir. Şüphesiz güçlüdür,
hakimdir O.
Başkasının
önünde eğilmek ne zordur. Birilerinin emri altına girmek ne kadar ağırdır.
Krallara boyun eğmemiş insan görmediği bir varlığa mı itaat
edecektir? İnsan kendinin bile farkında değildir iki lam birbirine sarılıp
kainatı ayakta tutan sütunlar gibi durmuştur elifin ardında, kainatın
gezegenleri yuvarlanıp son harf misali peşinden giderken, insan yolculukta geri
kalmanın acısını ne zaman anlayacaktır. Zordadır insan sığınacak yeri yoktur.
Evrene ve seslere kulak verenler duyar yeniden o kutlu çağrıyı
“Sabır ve namazla Allah’tan yardım isteyin. Rabblerine kavuşacak ve O’na döneceklerini umanlar ve Allah’a gerçek saygı gösterenlerden başkasına namaz elbette ağır gelir.”
Sonra çağırır insanı, belki cennet kokusunu duyurmak içindir
bu davet, belki kendi yanına çağırıyordur.
“Secde et, yaklaş!”
Eğil bana ve ben senin başını göklere erdireyim, yıldızları
ayağına sereyim, sana gezmekle bitiremeyeceğin cennetler, sayamayacağın
nimetler vereyim. Secde et, vav ol…
-Alıntıdır-
14 comments
çok güzel bir yazı olmuş, çok beğenerek okudum, kaleminize sağlık.
YanıtlaSilTeşekkür ederim. Bende çok beğendim. Araştırırken buldum bu güzel yazıyı. Blogumda yer alsın ve yakınlarım okusun istedim :)
SilCok guzel bir yazi olmus.. Ellerinze saglik
YanıtlaSilBence de güzel bir yazı olmuş. Ben alıntıladım sadece. Yazan fevkalede yazmış :)
Silya çok etkileyici bir yazı bu yaaa nasıl düşündün çok iyi düşünmüşsün valla büssürü şey öğrendim :)
YanıtlaSilOkurken bende büssürü öğrendim Sunbaee :)
SilFazla iyi bir yaziydi her kula anlamak nasip olmaz. Rabbim anlamina 'V'âkıf olanlardan eylesin ^^
YanıtlaSilAmin Berikacım :)
SilRabbim anlamayanlara da anlamayı nasip etsin İnşallah.
Canım arkadaşım uzun süredir uğrayamıyorum bloguna :( Birşey olunca herşey üst üste gelir ya tam öyle bir dönem geçirdim hatta geçmeye de devam ediyor, çok güzel yazmışsın elden gelen sabredip dua etmek ��
YanıtlaSilAh Gözdecim kendime de çok kızıyorum. Buralardan uzaklaşmak istemedikçe uzaklaşıyorum. Hiç sevmiyorum bu hallerimi. Dua edelim birbirimize :)
SilÖpüyorum canım ^^
Aaaa doğum günümde annemler ucunda Elif ve Vav olan bir kolye hedi etmişlerdi bana ve boynumdan hiç çıkarmam. Şuan yazınızı okuyunca daha bi sarıldım kolyeme. Harika bir yayın oolmuş, ellerinize sağlık :3
YanıtlaSilTeşekkür ederim. Bende öyle bir kolye almıştım sonrasında nasıl da büyülü bu harfler diyerek araştırdım.
SilAile ne güzel bir hediye vermiş sana.
Güle güle kullan canım :)
mim :))
YanıtlaSilPeykisi :)
SilFikirlerinizi önemsiyorum,
Lütfen benimle düşüncelerinizi paylaşın :)