2 Mart 2023…
Babam vefat etti.
Saat 2:52 de fark ettim.
Hemşireye haber verdim.
Kalp masajı yapıldı, hayata geri döndü.
Bu esnada eşime, kardeşime ve anneme haber verdim.
Saat 3:45 gibi babamı görmemize izin verdiler.
Ama sanki o kişi babam değildi.
Derken saat 6:02 de vefat haberini verdiler.
Canım babam,
Rabbim merhametiyle muamele eylesin.
Seni seviyorum canım babam, seni seviyorum.
İsmi Arif idi.
Ruhuna Fatiha okur musunuz?
Allah razı olsun…
Bu yazım tamamıyla yaşadıklarımla ilgilidir.
<< Kanserle ilgili önceki yazım
Babama bir sene önce akciğer kanseri teşhisi kondu. Akciğer kanseri genelde sigarayla ilintili olan bir kanser türü. Hastaların geçmişinde genelde sigara olur. Babam 40 yılı aşkın bir süredir sigara içiyordu. Bu süre zarfında da genelde kuru öksürüğü olurdu ancak göz ardı ederdi. Kaç kere sigarayı bıraktırmaya çalıştık ama nafile. Asla bırakmam diyordu. Derken 2022 yılı Şubat ayında rahatsızlandı, röntgen çekildi ancak hiçbir şey görünmedi, doktor da bir şeyden şüphelenmedi ama ben o gün rüyamda ağladığımı gördüm ve bu rüyadan etkilendim. Anneme rüyamı anlatınca "kızım bir sorun yokmuş" diyerek teselli etti ancak tatmin olmadım. Derken babam 2022 Nisan ayında -yani 2 ay sonra- rahatsızlandı, tam Ramazan ayıydı. Sodyum değeri düşmüştü. Doktorlar Sodyum takviyesi yaptı, 3 gün hastanede yattı ancak bundan sonraki süreçte Sodyum değeri sürekli düştü. Bense kanserden şüphelenmeye başladım. Yaptığım araştırmalar neticesinde Sodyum değerinin akciğer kanseriyle ilintili olduğuna dair makaleler okudum. Doktorlar ise henüz anlayamamıştı. -evet, babama tuzsuz yemekten dolayıdır diyen bir doktor bile oldu, babam bu yüzden annemi suçladı :) -
Derken biz Göğüs Hastalıkları bölümüne randevu aldık. Bu konudan bu yazımda bahsetmiştim. Bu yüzden uzun uzun yazmayacağım. Merak edenler okuyabilir.
Özetlemem gerekirse, kanser teşhisi 2022 Haziran ayında yani tam 2 ay sonra konulabildi ve maalesef birinci evre değildi. Çünkü akciğer kanseri, sonlara doğru bünyeyi etkilemeye başlıyor. Kanser küçük hücreli ve küçük hücreli olmayan olarak ikiye ayrılıyor. Babamın ise maalesef küçük hücreliydi. Hücreler küçük olduğu için görünmemişti. Sağlıklı bir hücre gibi davranıyorlardı. Bu yüzden çok sonradan fark edilebildi.
Bu arada merak edenler olacaktır, babam daha iyi.
Bir sonraki yazımda tedavi sürecinden bahsedeceğim.
Sevgilerimle,
Kuklanız!
Sabah uyandığımda cep telefonumda bir haber bildirimi gördüm: "Saat 4.17 'de Maraş'ta 7,4 büyüklüğünde bir deprem oldu."-Kandilli Rasathanesi sonrasında 7,7 olarak güncelledi- Depremin çok şiddetli olduğunu düşündüm ancak büyük yıkımlı bir deprem olduğunu düşünmemiştim. Derken haberler yavaş yavaş gelmeye başladı. Sonra aynı gün 13 sularında 7,6 büyüklüğünde bir deprem daha meydana geldi. Şok oldum, şok olduk. Kahramanmaraş, Gaziantep, Adıyaman, Malatya, Şanlıurfa, Kilis, Osmaniye, Diyarbakır, Adana ve Hatay! Depremden 10 il etkilenmişti. Kimse bu kadar yıkımlı bir deprem olduğunu tahmin etmemişti. Birkaç gün sürekli haber izledim ve psikolojim bozuldu. Yolların ve havaalanlarının hasar alması sonucu yardım çok geç ulaştı, insanlarımız geceyi soğukta ve dışarıda geçirdi. Her yerde enkaz ve kurtarılmayı bekleyen insan çığlıkları... Ancak gücün yok ki kolonları kaldırasın... Bu deprem sadece maddi bir yıkım değil, manevi bir yıkımda oldu hepimiz için. Yaraların sarılması uzun zaman alacak ve unutulmayacak. Bu vesileyle İnşallah Güneydoğu Anadolu Bölgemizin meskenleri sağlam olacak. Şimdilik(!) müteahhitler çürük yapı yapmaktan korkacak. Sonra ne olacak, bilemiyoruz. Ancak inşallah artık iyi bir denetim mekanizması kurulur ve caydırıcı cezalar verilir.
Gelelim İstanbul'a;
1999 depreminin ardından 24 yıl geçmiş. Peki İstanbul'da depremle ilgili iyileştirici bir süreç başlatıldı mı? Ben görmedim. Naci Görür, Celal Şengör gibi değerli bilim adamları da bu konuyu dile getiriyor. İstanbul'da evler çok eski ve nüfus çok kalabalık, 20 milyona yakın insan yaşıyor. Ticaretin ve sanayinin kalbi burada atıyor. Şiddetli bir deprem olursa ne olur, bir planımız var mı? Maalesef, hayır! Kanal İstanbul projesi yapacağımıza evlerimizi güçlendirmeye bakmalıyız. Birçok yapıda denetim yok, Fatih gibi eski yerleşimlerde güçlendirme çalışmaları yok. Yeni yapılan evler deprem yönetmeliğine uygun mu yapılıyor, emin değilim. Hatta yapılmadığına emin olabilirim.
Size kendi oturduğum evden örnek vereceğim. Eyüpsultan'da ikamet ediyorum. Bu eve taşındığımızda bina yeni yapılmıştı. Burada oturmaya başlayalı 3,5 yıl oluyor. Ancak evin asansör boşluğundan su çıkıyor. Bu yüzden binaya iskan verilmediğini düşünüyorum. Ev sahibi bu konu hakkında herhangi bir yorum yapmıyor. Muhtemelen evin temelinde su var, iyi bir yalıtım yapılmamış. Bina 3,5 yıllık olmasına rağmen inanın, depreme dayanıklı olduğuna inanmıyorum. Dıştan çok süslü, içi ise çürüyor gibi geliyor. Bu nedenle taşınmaya karar verdik. Şu sıra İstanbul'da yaşayıp yaşamamayı konuşuyoruz. İşlerimizi toparlayabilirsek bu kalabalık şehirden artık ayrılmayı düşünüyoruz. Ayrıca bu depremle birlikte zemin ve bodrum katlarında yaşayan insanların kurtulma şanslarının çok az olduğunu görmüş olduk. Bu deprem tüm Türkiye'de bir sorgulamaya neden oldu diye düşünüyorum.
Hatta İstanbul'un göç vereceğini bile düşünüyorum. İnşallah ülkemiz için en hayırlısı olur ve olmuştur. Rabbim bir daha yaşatmasın. Tedbirli bir ülke olmayı becerelim İnşallah.
Hepimize çok geçmiş olsun!
Sevgilerimle,
Kuklanız!
Altan Erkekli ve Veysel Diker'in Şifa Niyetine oyununu Eyüpsultan Kültür ve Sanat Merkezinde izledim. Gösteri iki perdeden oluşuyor. Altan Erkekli'nin kendi hayat hikayesini anlattığı, Veysel Diker'in hocasına türkülerle eşlik ettiği bir tiyatro gösterisi. Aynı zamanda Altan Erkekli; eski Türkiye'yi İstanbul'u, Ankara'yı, Diyarbakır'ı anlatıyor. Anlattıkları ise çok değerli. Eski Türkiye'de; toplum yapısı, ekonomi, sanat, eğitim sistemi gibi bir çok konuyu bilen ve şahit olan birinden dinleme fırsatına sahip oluyorsunuz.
Çok değerli bir oyundu. Hiç otobiyografik bir tiyatroya denk gelmemiştim. Aynı zamanda Altan Erkekli'nin performansı muazzamdı. Veysel Diker ise konuya uygun türküler seslendirerek duygunun seyirciye geçmesini sağlıyor. Bu büyük ikiliye bir orkestra eşlik ediyor ama ne orkestra... Tek kelimeyle muazzamdı.
Hem bana anı, hem size tavsiye olarak kalsın istedim.
Sevgilerimle,
Kuklanız!
1. Ayasofya (Istanbul; Bizans İmparatorluğu, 6'ncı yüzyıl, Miletoslu [Milet] Isidoros ile Trallesli [Aydın] Anthemios)
2. Süleymaniye Camii (Istanbul; Osmanlı İmparatorluğu, 16'ncı yüzyıl, Mimar Sinan)
3. Selimiye Camii (Edirne; Osmanlı İmparatorluğu, 16'ncı yüzyıl, Mimar Sinan)
4. Sultan Han (Aksaray; Anadolu Selçuklu Devleti, 13'üncü yüzyıl, Şamlı Muhammed bin Havlan)
5. Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası (Sivas; 13'üncü yüzyıl, Anadolu Selçuklu Devleti, Hürrem Şah)
6. Mahmutbey Camii (Kastamonu; 14'üncü yüzyıl, Candaroğulları Beyliği, Nakkaş Mahmud oğlu Abdullah)
7. Bergama Zeus Altar (Bergama, Pergamon Krallığı, MÖ 2'nci yüzyıl, Phyromachos) [19'uncu yüzyıl sonunda Almanya'ya kaçırıldı, bugün Berlin'de Pergamonmuseum'da sergileniyor].
8. Surp Haç Kilisesi (Ahdamar Adası-Van; Ermeni Vaspurakan Krallığı, 10'uncu yüzyıl, Mimar Manuel)
9. Ishak Paşa Sarayı (Doğubeyazıt-Ağrı; Osmanlı Imparatorluğu, 18'inci yüzyıl, mimarı bilinmiyor)
10. Rüstem Paşa Camii (Istanbul; Osmanlı İmparatorluğu, 16'ncı yüzyıl, Mimar Sinan)
11. Kanuni Sultan Süleyman (devrinde Büyükçekmece) Köprüsü (İstanbul; Osmanlı İmparatorluğu, 16'ncı yüzyıl, Mimar Sinan)
12. Sokullu (Şehid) Mehmed Paşa Camii (İstanbul; Osmanlı İmparatorluğu, 16'ncı yüzyıl, Mimar Sinan)
13. Selimiye Kışlası (İstanbul; Osmanlı İmparatorluğu, 19'uncu yüzyıl, Krikor Balyan)
14. Birgi Çakırağa Konağı (Birgi-İzmir; Osmanlı Imparatorluğu, 18'inci yüzyıl, mimarı bilinmiyor)
15. İbrahim Paşa Sarayı (İstanbul; Osmanlı İmparatorluğu, 15'inci yüzyılda inşa edildiği tahmin ediliyor, mimarı bilinmiyor.) [Bugün "Türk İslam Eserleri Müzesi" olarak hizmet veren saray, Kanuni Sultan Süleyman döneminde restorasyon gördükten sonra Pargali İbrahim Paşa tarafından kullanıldı; ismini de bu dönemden almaktadır.]
16. Alanya Kalesi (Alanya; Anadolu Selçuklu Devleti, 13'üncü yüzyıl) [Kale, I. Alaeddin Keykubad'ın fethinden sonra yeniden ve bugünkü hâliyle inşa edildi; orijinal hâli Helenistik Dönem'e tarihlenmektedir.]
17. Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi (Ankara; Türkiye Cumhuriyeti, 20'nci yüzyıl, Bruno Taut)
18. İtalyan Sefarethanesi (İstanbul;j Osmanlı Imparatorluğu, 20'nci yüzyıl, Giulio Mongeri) [Bugün Maçka Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi olarak hizmet vermektedir.]
19. Mihrimah Camii (İstanbul; Osmanlı İmparatorluğu, 16'ncı yüzyıl, Mimar Sinan)
20. Gazanfer Ağa Medresesi (İstanbul; Osmanlı Imparatorluğu, 17'nci yüzyıl, Mimar Davut Ağa)
Sevgilerimle,
Kuklanız!
.jpeg)
1. Osmanlı İmparatorluğu - Halil İnalcık (Kronik Kitap)
2. Batı-Doğu Divanı - Goethe (Hece Yayınları)
3. Hafız Divanı - Hafız-ı Şirazi (İş Bankası Kültür Yayınları)
4. İnce Memed I-IV - Yaşar Kemal (YKY)
5. Fuzuli Divanı (Ayrıntı Yayınları)
6. Timurlenk - Beatrice Forbes Manz (Kronik Kitap)
7. İslam Uygarlıkları Tarihi - Corci Zeydan (İletişim Yayınları)
8. Bir Orta Doğu Tarihçisinin Notları - Bernard Lewis (Arkadaş Yayınları)
9. Savaş ve Barış - Lev Nikolayeviç Tolstoy (İletişim Yayınları)
10. Kral Lear - William Shakespeare (Remzi Kitap)
11. Yüzbaşının Kızı - Aleksandr Sergeyeviç Puşkin (YKY)
12. Savaş Günlükleri 1939-1943 - Kont Galeazzo Ciano (Kronik Kitap)
13. Vanya Dayı - Anton Çehov (İmge Kitabevi)
14. Gustave Flaubert – Madan Bovary (Can Yayınları)
15. Amin Maalouf – Semerkant (YKY)
16. Puslu Kıtalar Atlası - İhsan Oktay Anar (İletişim Yayınları)
17. Milli Mücadele Başlarken - M. Tayyib Gökbilgin (Kronik Kitap)
18. Suyu Arayan Adam - Şevket Süreyya Aydemir (Remzi Kitap)
19. Yeniçeriler - Reşat Ekrem Koçu (Doğan Kitap)
20. Yavuz Sultan Selim - Feridum M. Emecan (Kapı Yayınları)
21. Devlet-i Aliyye I-IV - Halil İnalcık (İş Bankası Kültür Yayınları)
22. Sultan Alp Arslan - Cihan Piyadeoğlu (Kronik Kitap)
23. Büstan - Sadi-i Şirazi (Ayrıntı Yayınları)
24. Karamazov Kardeşler - Fyodor Mihayloviç Dostoyevski (İletişim Yayınları)
25.Kanbur - Şule Gürbüz (İletişim Yayınları)
Sevgilerimle,
Kuklanız!
1- Arkeoloji Müzesi (Kahire)
2- Arkeoloji Müzesi / Muze-ye Iran Bastan (Tahran)
3- İsrail Müzesi (Kudüs)
4- British Museum (Londra)
5- Tate Gallery (Londra)
6- Victoria & Albert Museum (Londra)
7- Louvre Müzesi (Paris)
8- Tüm bina ve sergiler (Floransa)
9- Arkeoloji Müzesi (Napoli)
10- Ulusal Sanat Galerisi (Washington DC)
11- Arkeoloji Müzesi (Madrid)
12- Hermitage Müzesi (St. Petersburg)
13- Kremlin Sarayı (Moskova)
14- Kunsthistorisches/Sanat Tarihi Müzesi (Viyana)
15- Ephesus Müzesi (Viyana)
16- Belvedere Müzesi (Viyana)
17- Pergamonmuseum /Bergama Müzesi (Berlin)
18- Pinakothek (Münih)
19- Musee D'Orsay (Paris)
20- Prado Müzesi (Madrid)
21- Puşkin Müzesi (Moskova)
22- Tretyakov Devlet Galerisi (Moskova)
23- Rus Müzesi (St. Petersburg)
24- Capitol Müzesi (Roma)
25- Vatikan Müzesi