Merhaba arkadaşlar,
Bir kitap incelemesiyle karşınızdayım. Lafı fazla uzatmadan ben konuya gireyim o halde.
Jack London bu kitabında yine bir köpeği ele alarak, insanlar arasındaki uçurumları anlatmaya gayret ediyor.
Sosyalist abimiz kitapta, hayvanların bile yetiştirildiği çevreye bağlı olarak insanları kayırabileceğini beyan ederek, sosyalizm ateşini yakıyor.
Kitap, İrlanda teriyeri olan Jerry’nin 6 aylık sütten keşilmemiş bir köpek iken, bir kaptan olan Van Horn’la gemi yolculuğuna çıkmasıyla başlıyor. Jerry doğduğundan beri 2 kuralı unutmuyor:
Velev ki haddim değil ancak affınıza sığınmak yegane emelim. Üzgünken yazdığım için özür dilemekle başlamalı işe. Mutluluk çok bencil bir şey muhakkak. Kimseyle paylaşılmak istenmiyor.
Ondan mıdır bilinmez en güzel cümlelerimi yüreğim kavrulurken yazıyorum. Rahatlıyor insan ki bence yazmak en güzel durak.
Biz buna "kendini tamamen arındırmak ve soyutlamak isteği" diyelim.
Yine duygularımın hiçe sayıldığı bir gün. Gerçekten yabaniyim dediğim her an yakınlaşıyorum insanlara fark etmeden. Onlarında bereket versin beni paylamaktan başka meşgaleleri yok.
Üzülüyor muyum?
Evet, hem de çok. Ama mutlu olmaktan vazgeçmeyeceğimi bilmelerini isterim.
Her şeye rağmen bu sefer bencilce davranıp kendimi düşüneceğim.
Üzgünüm...
Merhaba arkadaşlar,
Farkındayım boşladım ve bende üzülüyorum bu halime. 10 gün kadar sonra serbest kalacağım bundan dolayı biraz ağırdan alıyorum. Çok uzatmadan çok güzel bir mangayla sessizliğimi bozayım istedim. Koe no Katachi'den bahsediyorum tabii ki. Bir çok dalda ödül alan bu manga hem konusu itibariyle hemde işleniş itibariyle çok naifti. Yakın bir zamanda animesi çıkacakmış ancak net bir bilgi yok bunun üzerine. Sizi haberdar edeceğim mutlaka.
Lafı uzatmadan başlayalım...
Ana karakterimiz İshida Shouya dersleri pek
sallamayan, işi gücü eğlenmek, gününü gün etmek olan bir ortaokul
öğrencisidir. Kendisine bir de motto belirlemiş ona göre hayatını
yaşıyor.
Mottosu da şu:
''Hayat can sıkıntısına karşı verilen bir
harptir''